Sayfalar

10 Mart 2010 Çarşamba

BUGÜN... An, sadece şu an... Gerisi yalan...

Dün yaşandı bitti, yarın meçhuldür. Öyleyse gün, BUGÜNDÜR! Carpe diem!

Yıllarca okudum, duydum, teselli olsun diye söylendi, bazen de ben söyledim. Kimilerinin hayat felsefesiydi, kimilerinin kimlik arayışı, kimileri gerçekten inandı, kimileri gerçekten inanmak istemedi. Ama bu gerçeği değiştirmedi. Hayat bir şekilde devam ediyorsa ettiği zaman şu andı. Dün yaşanmıştı. Yaşanmışa çare yoktu. Yarın daha yazılmamıştı. Yarını yazacak olan da bugündü.

Senelerce kumdan kaleler yaptım dalga boyunca. Bir dalga alıp götürürdü onca emeği bir defada. Geriye beyaz köpükler kalırdı bana. Üzülürdüm, ağlardım. Yarına dair umudumu yitirirdim. Belki umudumu yitirirdim o an için, ama yine devam eder, yapardım kalelerimi. Vazgeçmedim kalelerimden de, bana kalan beyaz köpüklerden de. Vazgeçmediğim yarınımdı aslında. Her defasında daha büyüğünü yaptım. Yıkılmaz zannederdim. Yine yıkılırdı. Sonra anladım ki seçtiğim oyun yanlış değildi. Sadece oynamayı seçtiğim yer yanlıştı. Sonuçta bana kalan, iyi kale yapabiliyorum artık.

Yarınını değiştirmek istiyorsan işe bugününü yaşayarak başlamalısın. Öğrendim. Çünkü elinde olan tek gerçek, bugündür. Bugün ağlamayı tercih ediyorsan, yarın da ağlayacaksın. Bu kaçınılmaz. Ancak bugünü yaşamayı tercih edersen, yarından umudun olabilir. Sadece şu anı yaşamak... Tüm gerçekliğiyle, nerede, nasıl veya kiminle... Bir önemi yok! Sadece şu an nefes alıp verebiliyorsan, bunun tadını çıkart.

Sadece şimdiyi yasarsan; hayat da, yaşadıkların da, yediklerin de, içtiklerin de sana keyif verebilir. Hayattan zevk almak an meselesidir. Bu nedenle, büyük cümleler kurulmamalıdır. An' a sığmaz o büyüklükler. Hayat basittir çünkü. Susadığında su içmek gibi, bir bebeğin sana gülümsemesi gibi, herhangi bir desteğe ihtiyaç duymadan yürümek gibi...

Eskisi kadar aceleci değililm artık. Zamanı var her şeyin biliyorum. Ne geçmişe dalıyorum ne geleceğe takılıyorum. Sadece şu anın keyfini, anlamını yaşıyorum. Çünkü şu anın anlamı, geleceğin keyifli olmasını sağlıyor. Biliyorum.

Hayatı anlamsızlaştırıp, içselleştirerek zorlaştıran bizleriz aslında. Bu nedenle yaşadıklarına sorumlu arayacaksan illa ki, aynadaki aksindir tek sorumlu olan. Gerisi yalan. Sadece sensin bu dünya da tek gerçek olan.

3 yorum:

  1. güzel yazmışsınn :))
    aynen öyle... keşke hepimiz bugünü yaşasak böyle düşünsek...
    benim öbür blogumu da takip et... göreceksin çok benzer bişiler yazmışız...
    http://rachunn.blogspot.com
    sevgiler!

    YanıtlaSil
  2. umarim dediklerini uygulayabiliriz cnm...
    yarini yasamaya hazirmisin?

    YanıtlaSil
  3. Takip edecegim =))
    ---
    Her şey bizim elimizde! Sadece kendimize daha çok inanmaya ihtiyacımız var. Ben hazırım canım benim, yıllardır buna hazırlığım... Ya sen?

    YanıtlaSil